« الرَّجُلُ عَلَى دِينِ خَلِيلِهِ فَلْيَنْظُرْ أَحَدُكُمْ مَنْ يُخَالِلُ »
“Kişi dostunun dini üzeredir. Sizden biri kim ile dost olduğuna baksın” (Tirmizi, Zühd, 45)
İnsanlar arasında selam ile başlayan iletişim, tarafların duruşu ile yeni bir boyut kazanmaktadır. Bu nedenle Hz. Peygamber, selamın yaygınlaştırılmasını Cennete götürecek amel olarak tanımlamıştır. İletişim, ilişkinin biçimine bağlı olarak etkileşimi ve hatta benzeşmeyi sağlayabilecektir. Bu sürece dikkatlerimizi çeken Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
“Nefsim yed-i kudretinde olana yemin ederim ki iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe (kamil anlamda) iman etmiş olamazsınız. Size, yaptığınızda birbirinizi seveceğiniz bir şey göstereyim mi? Aranızda selamı yayınız.” (İM000068, İbn Mâce, Sunne, 9)
İlişkinin özelleşmesi ya da derinleşmesi ise özdeşleşmeyi sağlayacak kadar farkları ortadan kaldırmaktadır. Bu nedenle Hz. Peygamber, “Kişi dostunun dini üzeredir. Kiminle dost olduğuna baksın” (Tirmizi, Zühd, 45) buyurmaktadır.
İletişimle başlayan ilişki, yaklaşık olarak şu süreci takip eder:
- Umursamamak ya da faklı bulmak
- Beğenmek ya da beğenmemek
- Muhabbet duymak ya da karşı çıkmak
- Etkilemek ya da etkilenmek
- Modellemek ya da tepki geliştirmek
- Benzeşmek ya da tepki olarak alternatif üretmek.
Kendisiyle dostluk kurulamayan kişide hayır olmadığını (HM009187, İbn Hanbel, II, 400) belirten Hz. Peygamber, iletişime açık olan herkesin etkileneceğini dolayısıyla, riski ortadan kaldırmak için dostların seçilmesini önermektedir.
Faklı kültür, din ve medeniyetlere duyulan hayranlık esaslı yaklaşımlar başkalaşımı zorunlu kılacak ve hızlandıracaktır. Daha da önemlisi kişilerin mantıksal ilişki kurma yeteneğini de ortadan kaldıracaktır. Çanakkale’de saf tutup bu milletin varlığını ve ümmetin birliğini ortadan kaldırmak için her türlü hile, saldırı ve tecavüze başvuranların dost olarak nitelenmesi; birlikte ölenlerin ise, ‘arkadan vurmak’ suçlamasıyla düşman olarak tanımlanması, değerlendirme yeteneğinin yitirilmesinin yani mankurtlaştırmanın bir sonucudur.